3 Ocak 2012 Salı

Jöleli Bir Delüğanlı

Sevgili Yiğido, delüğanlı.. Ben bu satırları yazarken sen çok uzaklarda olacaksın. Kirpiklerinden düşen jöle parçalarını silemeden, bir kez bile söylemeden bir veda kelimesini gideceksin. Üzgünüm Yiğit.

Şaka bir yana okumuşsunuzdur Yiğit Bulut'un Habertürk'teki yönetmenlik hikayesinin sona erişini. Düşenin dostu olmaz doğru ama yağcı bir insanın düşüsü daha da farklı oluyor. Eğer otoriteye tapınacak kadar ileri giderseniz düşüşünüz de ileri düzeyde bir yankı yapar.

Başlarda televizyon programını ben de ilgiyle takip ediyordum. Ama Yiğit Bulut'un kendini üstün görür tavırları, başbakana övgüleri, milletvekilliği hayalleri ile beraber fazlasıyla soğudum. Yine ara ara izlerim ama güvensizliği ortadan kaldıramaz artık.

Yeni görevi ne olur onu bilemem, belki de daha da iyi bir kariyer yapar bilinmez. Ama en azından ne olduğunu unutmaz bir süre için. Jöleli arkadaşım, senin takdir edebileceğim tek yönün sağa sola fazla tepki vermemen olabilir ancak.

Ne diyelim; darısı diğer jölelilerin başına.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder